SONBAHAR GELİYOR!< Geri
Koca bir yaz tatilini geride bıraktık. Eylül ayının gelmesiyle birlikte çevremizde bazı değişiklikler gözlemleriz.Eylül ayında okullar açılır, eylülün sonlarına doğru havalar soğumaya başlar, göçmen kuşlar sıcak ülkelere doğru yol alır, yapraklar sararmaya başlar. Ağaçlarda sararan yapraklar sarı, kırmızı ve kahverenginin binbir tonuyla adeta bir renk cümbüşü oluşturur. Sahi sıcak yaz günlerinde yemyeşil olan yapraklar havalar soğuyunca neden sararmaya başlar? Tersi olması gerekmez mi?
Yazın havalar çok sıcak olmasına rağmen nazik, yeşil yapraklar aylarca sararmadan , kurumadan taze ve yeşil kalabiliyorlar. Havaların soğuması ile birlikte yapraklar da sararmaya başlıyor.
Bitkiler kökleri vasıtasıyla topraktan suyu emerler. Havadan karbondioksit gazını alırlar ve bu suretle havayı da temizlerler. Güneş ışığı ve klorofili kullanarak su ve karbondioksiti Rabbimizin izniyle besine çevirirler. Birçok bitki güneş ışığı azaldığında besin üretimini durdurur. Yapraklarda turuncu,sarı ve kırmızı renkleri görmeye başlarız.Aslında bu renkler yaz boyunca da yapraklarda vardı fakat yeşil renk onları kapatmıştı.Sonbahar geldiğinde ağaç, yapraklarda bulunan tüm maddeleri özümler ve geriye sarı,turuncu ve kırmızı renklerde atık maddelerini bırakır.
Eğer ağaçlar sonbaharda yapraklarını dökmese idi, besinin bir kısmını yapraklarla paylaşması anlamına gelecekti. Soğuk kış şartlarında ise yapraklar zaten donarak parçalanacak ve yine toprağa düşecekti. Yapraklarda kalan besin ise israf olacaktı.Şuursuz bir varlık olan ağaç sadece Rabbimizin emriyle hareket etmektedir. Çünkü bir ağacın yaklaşan kış şartlarını düşünerek hareket etmesi mümkün değildir.
Çocuklar sonbaharda tefekkür için bir gezintiye çıkmaya ne dersiniz? Çevrenizde bulunan bir park, koru ya da ormanda ailenizle birlikte gezintiye çıkabilir, sonbaharda meydana gelen değişiklikleri gözlemleyebilirsiniz. Hatta farklı renklerdeki kurumuş yaprakları toplayarak bir kartona yapıştırıp odanızı süsleyebilirsiniz.